Feed Planet Magazine Issue-Sayı: 42 September 2022

83 ARTICLE • MAKALE FEED PLANET / SEPTEMBER 2022 • EYLÜL 2022 problems due to this poor diet. “For 20 years, I destroyed my body, so much so that I struggled to stand. I realized that my values framework was correct: ethics, compassion, and sustainability, but a vegan diet was not the solu- tion. I wasn’t saving any animals. This is just a fairy tale, and I didn’t know the real cost that the planet was paying for my plant-based diet. Those benefiting from it were only the big multinationals producing ultra-processed plant- based foods. There are only six big companies so we can talk about a big monopoly“. The debate should not be about meat versus chick- peas or peas, but natural meat versus ultra-processed plant-based foods made from 15-20 ingredients. Consum- ing them is not healthy. “It is thought that we can replace animal source foods such as meat with plant-based foods, but it is pure fantasy“, – Leroy continues – “It’s not an easy process. It’s a reductionist idea. If we read the list of in- gredients of plant-based imitations of meat, we can see that it is full of additives, texturizers and so on. Even plant- based does not mean that there are vegetables inside, but only extracts – nothing that resembles a vegetable. Producing these ultra-processed foods consumes a lot of energy and is not an alternative with zero impact or resi- dues compared to livestock farming. They give an image of healthier, more sustainable products, but they aren’t”. “This trend of producing fake, artificial foods like veg- gie burgers and fake sausages is worryingly spreading”, Lierre Keith continues – “But we have an ancestral car- nivorous instinct, and in this way, we deny our body what it needs. Meat and animal products contain either absent or not bioavailable nutrients in plants. If you want to be vegan, you can do it, but you need supplements, such as omega 3, vitamin A, vitamin B12, heme iron etc… It is so sad because it will never be like eating a real portion of meat or drinking a glass of milk, having some butter or grass-fed cheese“. If we want to solve the problems of sustainability and climate change, we must let the ruminants do their job. Because what they do is preserve the soil, seize the carbon, and fertilize the lands. We do not need a giant vacuum cleaner that removes all the atmospheric gas emissions. All we need are ruminants and grass. The hope is that the world will return to life. And before that, to common sense. Amerikalı bir yazar ve aktivist olan Lierre Keith, vegan diyetiyle ilgili yıkı- cı deneyimini anlatıyor. 16 yaşında ve- gan olduğunda bunun kendisi ve ge- zegen için en sağlıklı seçim olduğuna ikna olmuştu. Beklentisinin aksine, bu zayıf beslenme nedeniyle çeşitli sağ- lık sorunlarıyla karşı karşıya kaldı. “20 yıl boyunca vücudumu o derece yıp- rattım ki ayakta durmak için mücade- le ettim. Değerler çerçevemin doğru olduğunu fark ettim: etik, şefkat ve sürdürülebilirlik, ancak çözüm vegan beslenme değildi. Hiçbir hayvanı kur- tardığım yoktu. Bu sadece bir peri masalı ve benim bitki bazlı beslen- mem için gezegenin ödediği gerçek bedeli bilmiyordum. Bundan faydalananlar, sadece aşırı işlenmiş bitki bazlı gıdalar üreten büyük çok uluslu şirketlerdi. Sadece altı büyük şirket var, yani büyük bir tekelden bahsedebiliriz”. Tartışma ete karşı nohut veya bezelye şeklinde değil, 15-20 malzemeden yapılmış ultra işlenmiş bitki bazlı gıdalara karşı do- ğal et şeklinde olmalıdır. Bunları tüketmek sağlıklı değildir. Leroy sözlerine şöyle devam ediyor: "Bitki bazlı gıdaların et gibi hay- vansal kaynaklı gıdaların yerini alabileceği düşünülüyor, ancak bu tamamen hayal ürünü. Bu kolay bir süreç değil. Bu indirge- meci bir fikir. Bitki bazlı imitasyon etlerin içerik listesini okursak, katkı maddeleri, yapı düzenleyiciler ve benzeri ile dolu olduğu- nu görebiliriz. Bitki bazlı demek bile içinde sebze olduğu anla- mına gelmiyor. Sadece özleri var, sebzeye dair hiçbir şey yok. Bu ultra işlenmiş gıdaları üretmek çok fazla enerji tüketiyor ve hayvancılıkla karşılaştırıldığında sıfır etki veya kalıntı konusunda bir alternatif değil. Daha sağlıklı, daha sürdürülebilir ürünler ol- duklarına dair bir imajları var ancak bu doğru değil”. Lierre Keith ise şunları söylüyor: "Vejetaryen burgerler ve sah- te sosisler gibi sahte, yapay gıdalar üretme eğilimi endişe verici bir şekilde yayılıyor. Fakat atalardan kalma bir etobur içgüdümüz var ve bu şekilde vücudumuzun ihtiyaç duyduğu şeyleri red- detmiş oluyoruz. Et ve hayvansal ürünler, bitkilerde hiç olmayan veya biyolojik olarak temin edilemeyen besinler içerir. Vegan olmak istiyorsanız olabilirsiniz ancak omega 3, A vitamini, B12 vitamini, hem demir (heme iron) vb. gibi takviyelere ihtiyacınız var. Bu çok üzücü çünkü asla gerçek et, biraz tereyağı ve peynir yemek veya bir bardak süt içmenin yerini asla tutmayacak." Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği sorunlarını çözmek istiyor- sak, ruminantların işlerini yapmasına izin vermeliyiz. Çünkü yap- tıkları şey toprağı korumak, karbonu tutmak ve toprakları güb- relemek. Atmosferdeki tüm gaz emisyonlarını ortadan kaldıran dev bir elektrikli süpürgeye ihtiyacımız yok. Tek ihtiyacımız olan ruminantlar ve ot. Umulur ki, dünya tekrar hayata dönsün. Ve ondan da önce, sağduyuya. Lierre Keith

RkJQdWJsaXNoZXIy NTMxMzIx