Feed Planet Magazine 68 - Kasım 2024

FEED PLANET • NOVEMBER - KASIM 2024 67 ARTICLE • MAKALE With changes in global grain supply chains, nutritional requirements, transparency of sourcing and pricing pres- sure, the milling industry faces a challenging environment. These include maintaining product quality with variable raw materials, improving production and energy effici- ency, managing safety issues, or finding and keeping well skilled professionals. Adopting new technologies – such as automation, IoT, and data analytics – and addressing environmental concerns add complexity, while growing consumer demand for healthier and more sustainable products has driven a faster pace of innovation. For this purpose, Bühler has designed a fresh, mo- dern, and high-tech milling technology facility – the GIC. The new building is the successor to Bühler’s former Grain Technology Center, which has served the milling industry since 1951. The five-story facility spans 2,000 square meters and features state-of-the-art infrastructu- re along with over 70 pieces of cutting-edge equipment from Bühler and its partners. The GIC works as a leading- edge arena for customers to experiment, innovate, and find concrete solutions to meet their specific needs. A HIGH-TECH “PLAYGROUND” The GIC is equipped with the latest so- lutions and technologies for processing grain and pulses. Customers can conduct tests on food and animal feed and can develop new processes and solutions in various areas, including cleaning, optical sorting, grinding, sifting, mixing, protein shifting (a mechanical process that incre- ases the protein concentration in plant- based raw materials). Additionally, they can work on hygienization and pelleting, as well as dehulling, peeling, and pearling of grains and pulses. “The GIC offers an unparalleled environment where customers can develop tailored processes and witness the extensive capabilities of Bühler’s diverse portfolio firsthand,” says Stefan Birrer, Küresel tahıl tedarik zincirlerindeki değişiklikler, beslenme gereksinimleri, kaynak kullanımında şeffaflık ve fiyat baskı- sı sebebiyle değirmencilik endüstrisi zorlu bir ortamla kar- şı karşıya. Bunlar arasında değişken hammaddelerle ürün kalitesini korumak, üretim ve enerji verimliliğini artırmak, güvenlik sorunlarını yönetmek veya iyi vasıflı profesyonelleri bulmak ve elde tutmak öne çı- kıyor. Otomasyon, IoT ve veri analitiği gibi yeni teknolojilerin benimsenmesi ve çevresel kay- gıların ele alınması karmaşıklığı artırırken, daha sağlıklı ve daha sürdürülebilir ürünlere yönelik artan tüketici talebi daha hızlı bir inovasyon hı- zını da beraberinde getiriyor. Bühler, bu amaçla yeni, modern ve yüksek teknolojili bir değirmencilik teknolojisi tesisi olan GIC’yi tasarladı. Yeni bina, Bühler’in 1951 yılından bu yana değirmencilik sektörüne hiz- met veren eski Tahıl Teknoloji Merkezi’nin devamı niteliğinde. Beş katlı tesis 2.000 metrekarelik bir alana yayılıyor ve Bühler ve ortaklarına ait 70’ten fazla son teknoloji ekipmanıyla birlikte son teknoloji altyapıya sahip. GIC, müşterilerin özel ihtiyaçları- nı karşılamak için deneyler yapmaları, inovasyon yapmaları ve somut çözümler bulmaları için öncü bir arena olarak çalışıyor. YÜKSEK TEKNOLOJILİ BİR “OYUN ALANI” GIC, tahıl ve bakliyatın işlenmesi amacıyla en son çözüm- ler ve teknolojilerle donatıldı. Müşteriler gıda ve hayvan yemi üzerinde testler yapabilir ve temizleme, optik ayıklama, öğüt- me, eleme, karıştırma, protein yoğunlaştırma (bitki bazlı ham- maddelerdeki protein konsantrasyonunu artıran mekanik bir işlem) dahil olmak üzere çeşitli alanlarda yeni süreçler ve çö- zümler geliştirebilirler. Ayrıca, hijyenleştirme ve peletlemenin yanı sıra tahıl ve bakliyatların kabuklarının ayrılması, soyulma- sı ve parlatılması üzerinde de çalışabilirler. Bühler Değirmen Çözümleri İş Alanı Başkanı Stefan Birrer, “GIC, müşterilerin Johannes Wick